Bu hafta yazımda her hafta olduğu gibi, değerli Blog Takipçilerime & Misafirlerime Roma İmparatorluğu, Roma ve/veya İtalya hakkında ilginç bir konudan bahsetmek istiyorum. Roma tarihine damga vurmuş ve Roma’da adına birçok eser yapılmış İmparator Hadrian‘dan ve Tapınağından bahsedeceğim.
Hadrian Tapınağı, Roma’nın Campus Martius bölgesinde ünlü Pantheon’a oldukça yakındır. Bina, M.S. 145 civarında, Tapınağı Hadrian‘a ithaf eden oğlu ve halefi, İmparator Antoninus Pius tarafından tamamlanmış; ancak tapınağın inşaatı, ölmüş ve ölümü sonrası tanrılaştırılmış karısı Vibia Sabina’ya ithaf etmek isteyen İmparator Hadrian‘ın kendisi tarafından başlatılmıştır.
Başka bir yazımda detaylı olarak anlatacağım Roma’nın istisna ünlü kadınlarından Vibia Sabina, İmparator Trajan’ın yeğenidir, M.S. 100’de İmparator Hadrian ile evlenmiş ve severek yaptığı pek çok gezisine eşlik etmiştir. M.S. 128’de Augusta unvanını almış ve portresi sikkelere basılmıştır. Bu Roma Döneminde bir kadın için oldukça istisna bir durumdu ve Hadrian‘ın ona verdiği değeri net olarak göstermekteydi. Kesin belli olmamakla ve sebebi tam bilinmemekle birlikte, gene İmparator Hadrian tarafından zehirletilerek öldürüldüğü iddia edilir.
Roma’nın güneyindeki Alban tepelerinden çıkarılan volkanik bir kaya olan Peperin taşından yapılmıştır. 11 metre yüksekliğinde mermer sütunlar bugün tapınağın kuzey kanadını süslemekte ve iç tapınağı yani Cella’yı çevrelemektedir.
Tapınak kısa kenarlarda sekiz, uzun kenarlarda ise on üç sütundan oluşuyordu; doğu tarafından merdivenle ulaşılan yüksek bir platformun üzerine oturmuştu. Büyük ölçüde restore edilen arşitrav, palmiye ağaç motifleri ve aslan başlarıyla zengin bir dekorasyona sahipti. İç mekan, Roma eyaletlerinin özelliklerini tasvir eden kabartmalarla süslenmiş, yüksek kaideler üzerine oturan yarım sütunlardan oluşuyordu. Bu kabartmalar bugün Capitoline Müzeleri’nde ve Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi’nde bulunmakta/korunmaktadır.
1695 yılında Carlo Fontana, Roma’ya kara yoluyla gelen mallar için tapınağın kalıntılarını Palazzo della Dogana di Terra’ya, yani bugünün kara gümrük binaları olarak adlandırılabilecek bina komplesine, dahil etti.
1831 yılında Roma Menkul Kıymetler Borsası’nın genel merkezini barındıran bina, 1873 yılında Ticaret Odası tarafından satın alınarak bir merkez ve turistler için bir ziyaret noktası haline getirildi.
Günümüzde binanın uzun kuzey tarafındaki revakın sadece bir kısmı korunmuş olup, 15 metre yüksekliğinde ve 1,44 metre çapında on bir sütun bulunmaktadır.
Tapınak sütun dizisi, fizikçi, bilim adamı ve Roma tarihinin büyük hayranı Paco Lanciano’nun yarattığı ışık, ses ve görüntü oyunları sayesinde aydınlatılmaktadır. Tapınağa bakan muhteşem Piazza di Pietra’da her akşam, Luci su Adriano’nun on iki dakikalık halka açık gösterisi ile harika zaman geçirebilirsiniz. Altı senkronize projektörün kullanılmasıyla büyüleyici çoklu projeksiyon sistemi, Tapınağın doğuşunu, kısmen yıkımını, boşaltılmasını ve Ticaret Odası’nın merkezi haline gelene kadar yeniden kullanımını seyircilerine yeniden yaşatıyor.
Roma ziyareti sırasında muhakkak içinden gezilmesine, zaman ayrılması gereken bu yapı, aynı zamanda turistlerin gezi rotası üzerinde olması bağlamında da kolay erişilebilir bir konumdadır.
Bu haftalık bu kadar olsun.
Her pazar saat 09:05 te yeni bir yazı ve konu ile karşınızdayım…
