Roma, İsa’nın Acıları, Kırbacı & Sütunu

Roma, İsa'nın Kırbacı & Sütunu
1'den 5'e değerlendirmek için yıldıza tıklayın!
[Toplam: 12 Ortalama: 5]

Bu hafta yazımda her hafta olduğu gibi, değerli Blog Takipçilerime & Misafirlerime Roma İmparatorluğu, Roma ve/veya İtalya hakkında ilginç bir konudan bahsetmek istiyorum.

Seçtiğim konu İsa’nın Acıları, kısaca işkence gördüğü kırbaç ve tabii buna bağlantılı olarak, işkence için bağlandığı sütun. Biraz bilgilerimizi tazelememiz gerekirse malum İsa önce zamanın Roma Valisi/Hakimi önüne çıkmış ancak Vali İsa’nın ceza almaması durumunda Yahudiye’de bir ayaklanmadan çekinmiş ve belki İsa’nın suçsuzluğuna inansa da onu mahkum etmiştir.

Çarmıha gerilme öncesi o zamanın adetlerine göre İsa 39 defa kırbaçlanmıştır. Neden 40 değil de 39 sorusunun cevabını geçen haftalarda yazdığım Fısıh, Pesah yani Paskalya I ve Fısıh, Pesah yani Paskalya II yazılarımın içinde bulabilirsiniz.

Peki burada adı geçen kırbaç nasıl bir şeydi?
İsa uçları keskinleştirilmiş, sanki bir diken işlevi gören hayvan kemikleri ile desteklenmiş, çok acı veren bir kırbaçla “işkence görür. Bu tip kırbaçlar (Kulağa ne kadar acımasız gelse de) Roma Döneminde neredeyse her evde kölelere ceza vermek için kullanılan sıradan bir aletti. Genelde kırbaç cezası sonrası ölüm cezası da gelirdi. Kırbacın ucunda metal parçalar, kurşun ağırlıklar ve keskinleştirilmiş hayvan kemiklerinden parçalar bulunurdu. Bu sayede hem acı verirken, hem de daha derin yaralar açması mümkün olacaktı. İnanışa göre, Torino Duomosunda bulunan ve orijinalliği konusunda halen tartışılan, İsa’nın kefeni üzerinde de bu kırbaçtan akan kanların izleri halen görülebilmektedir. İsa’nın Kırbaçlanmasının resim sanatına yansıması da oldukça önemlidir. Bu olayla ilgili onlarca resim/tablo vardır. En ünlülerinden bir Caravaggio’nun bir eseri olup Napoli Capo di Monte Resim Müzesinde sergilenmektedir. Ayrıca Cimabue, Bramante, Dürer İsa’nın kırbaçlanması ile ilgili eserler/resimler yapmıştırlardır.

Bugün Roma’da Santa Prassede Kilisesinde bulunan büyük bir parça sütun İsa’nın kırbaçlanma sırasında kullanıldığına inanılan sütundur. 63 cm yüksekliğinde olup 40 cm. çapında bir taban/baz üstüne konulmuştur. Taşın orijininin Mısır Çöllerinden geldiği söylenmektedir. Ancak kesin olarak bilinen belki tek nokta, bu ünlü taşın 1223 yılında V. Haçlı Seferleri sırasında Kudüs’ten Kardinal Colonna tarafından kendi Kilisesi olan bu kiliseye getirtilmiş olduğudur. Zaten Kardinalin Soyadı “Colonna” sütun manasına gelmektedir. Buradan bir bağlantı kurarak Kardinal, bunun ona bir işaret olduğuna inanmaktaydı ve sütunun Roma’ye getirilmesi için büyük çaba sarf etmişti. Bu sütunun üstünde artık bulunmayan ve nerede olduğu da bilinmeyen bir demir halka vardı ve suçlular bu halkaya bağlanarak işkence görmekteydiler.

Bu kayıp halkanın, Fransa Kralı IX. Lui’ye hediye edildiği de kilise kayıtlarında vardır. 1585 yılında Papa V. Sisto sütunun küçük bir parçasını Padova’lılara hediye etmiştir. Gerçek İsa’nın bağlandığı gerçek sütunun bu olduğu halen tartışılmaktadır. Bunun dayanağıda sütunun fazla kısa olmasıdır. Esasen bu cezayı çeken kişi zaten acı çekmeli ancak hemen ölmemeliydi, ölüm Haçta ve daha fazla acı çekerek yavaş yavaş olmalıydı. Suçlunun hemen ölmemesi için vücudunun ön tarafına, yani herhangi bir organına darbe almamalı, işkence sırttan olmalıydı. Bunun için de suçlu sütuna sarılmış vaziyette elleri bağlanıp, sırttan kırbaçlanmalıydı.

Zaman içerisinde sütunun önemi arttı, özellikle Hristiyan Hacılar bu sütuna çok dua ettiler ve sanatta da kopyalandı. Bu kopyalamaların bir örneği Caravaggio’nun bir tablosudur ancak bu tabloda sütun olduğundan daha büyük resmedilmiştir. Belli bir dönem sonrası resimlerde sütun orijinal boyutunda resmedildi ve çok çok ünlü oldu. Bu örneklerden en ünlülerinde biri de, Sant’Angelo Köprüsünde melek heykellerinden birinin elinde İsa’nın kırbaçlandığına inanılan sütunu tutmaktadır. Bu heykelin altında günümüzde halen Latince şu cümleleri okumamız mümkündür. “Tronus meus in columna” Manası ise “Benim tahtım bir sütun üzerindedir” Bu heykel 1669 yılında Antonio Raggi tarafından Bernini’nin öğrencisi tarafında Berninin’nin eskizlerini çızdiği eskizlere dayanılarak yapılmıştır.

Dünyada başka yerlerde de İsa’nın işkence gördüğü sütunların olduğuna inanılır. Bir tanesi bugün Kudüs’te Santa Sepolcro “Kutsal Mezar Bazilika” sında bulunmaktadır. Bir başkası Bologna’da yine Santa Sepolcro adlı Kilisede’dir. Üçüncü bir parçanın ise İstanbul Patrikhanesindedir. Ancak yapılan incelemelerde sütunların hepsinin farklı materyallerden olduğu tespit edilmiştir.

Bu haftalık bu kadar olsun.
Her pazar saat 09:05 te yeni bir yazı ve konu ile karşınızdayım…

Hayat paylaşınca güzel!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.